8 Ekim 2024 Salı

İç dökme ~~

 Selamlar Sevgili Blog Dostlarım!

Ah 

Ah 

Ah!

Ah ki ne ah! Günlerdir nasıl bir kabusun ortasındayız bilmiyorum. Yazıp yazıp siliyorum. Okuyup okuyup düşünüyorum kafamın içinde binbir türlü senaryolar dönüyor. Ah o körpecik yavrularım, o birbirinden güzel ana kuzularına nasıl kıydılar bu felaket ne zaman son bulacak diye düşünüp durmaktan artık kafayı yiyorum. 

Bu kadar da olmaz dediğimiz her şeyi acı acı yaşıyoruz... Kendi evladını öldüren mi dersin, el kadar bebelere tecavüz edenler mi dersin, güpe gündüz ayan beyan gencecik kızlarımızın kafalarını kesip  ortalığa atanlar mı dersin... Gerçekten kabus bir dönemde yaşıyoruz. Artık daha kötüsü olmasın dedikçe daha da kötüsü oluyor. Kendileri de X'de falan açıkça yapamaz dediğiniz her şeyi yaptık daha neyi yapamayacağımızı düşünüyorsunuz diye meydan okuyorlar! 

Yasalarımız, adalet sistemimiz, savcılarımız, hükümetimiz  evlatlarımızı koruyamıyor. Bizleri koruyamıyorum. Kimse kusura bakmasın tek gerçek bu! 


Berbat bir ekonomimiz var. Rezil bir haldeyiz yahu. Cennet vatanımız cehenneme dönüyor her geçen gün. Anneler babalar geçim derdinden çocuklarının karnını doyurmanın derdinden ruhlarını unutur oldu. Aman onunla konuşurum da benden borç ister korkusuyla insanlar akrabaları ile görüşmez oldu.
Çocuğuma kızarsam evden kaçar, uyuşturucuya bakar korkusundan ağzını açamaz oldu. 
Çocuklarımız, gençlerimiz ve hatta bebeklerimiz ya telefon ya da bilgisayar karşısında yaşam süren bir kaktüse döndüler. 

Eskiden bir aile görgüsü, disiplini olurdu, büyüklerimizin söyledikleri kafamıza yatmasa da saygısızlık etmez gönlü kırılmasın diye öyledir tabi der gene kendi bildiğimizi okurduk elbet ama ortayı da bulurduk. Öğretmenlerimizi hem çok sever hem de saygı duyar söylediklerini önemserdik. Sadece 2+2=4 ya da "Ali ata bak" değildi öğrendiklerimiz. 

Şu anda içi boş, berbat bir eğitim sistemimiz var. Eğitim çökerse ülke çöker dostlar. Bu çocuklar doğruyu bilmezse yanlışın da yanlış olduğunu idrak edemezler. 


Ne yapacağız bu durumu nasıl düzelteceğiz. Bilmiyorum! Ve lanet olsun ki bu bilmemezlik beni deli ediyor, çaresiz, güçsüz, zavallı hissediyorum. 


El kadar çocuğumla her gün İstanbul trafiğindeyim aman ona yol vereyim aman şu beni sollarsa sollasın gitsin, yeter ki bana bulaşmasın, takmasın, kornaya basmasın. Bir de silahı varsa ya çocuğum zarar görürse ya evladımın önünde bana bir şey yaparsa. Resmen tüm gün bu düşüncelerle yaşıyoruz. Bu nasıl psikolojik bir zorbalıktır? Allah aşkına biz kadınlar bu iğrençliklerle savaşırken nasıl sağlıklı kalacağız? Evlatlarımızı nasıl koruyacağız? En önemlisi nasıl sevip güveneceğiz?..


Gerçekten artık dualar da yoruyor, yazmak da konuşmak da... Artık değişsin bu korkunç düzen. Lütfen!


Sevgiler,

Myreal

12 yorum:

  1. Merhabalar.
    Ülkemizin içler acısı halini kaleme aldığınız paylaşımınızı okudum. Aynen ben de sizin gibi düşünüyor ve ülkemizin bu içler acısı haline kahroluyorum.
    Son cümlenize de aynen katılıyorum. Gerçekten artık yazmak, konuşmak ve dualar yorar oldu. Yeter artık!
    Selam ve saygılarımla sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ra55
      Umarım biran evvel son bulur bu korkunç durum yoksa yazık olacak güzel ülkemize.
      Topsuz tüfeksiz bir savaşın içindeyiz...

      Sil
  2. bir gün geçer bunlar da bakalım ne zaman.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. deeptone
      Ne yazık ki artık pek umudum yok ama umarım...

      Sil
  3. Manevi ve ahlaki çöküş yaşıyoruz. Bu konuda eğitim verilemiyor. Akibet de böyle oluyor haliyle.
    Çocuklar anne-babalarının efendileri durumunda. Hürmet yok. Hiçbir şeyi takmıyorlar. Aslında haksız da sayılmazlar. Çünkü ebeveynlerde de müslümanca bir yaşantı yok.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. müfred
      Tabi ki müslümanlık da gereği gibi yaşanılmıyor evet ama Japonya müslüman mı? Norveç müslüman mı? Kore müslüman mı? Küba müslüman mı?
      Bunun dini inançla doğrudan bir alakası olduğunu düşünmüyorum o yüzden. Bizimkisi ahlaki yozlaşma. Dini de kendi emellerine uygun hale getirip kullanıyorlar çünkü ahlaksızlar...

      Sil
    2. Evet saydığınız ülkeler genel olarak müslüman değiller ama idam cezaları var. Bu da suç işlememek için büyük bir etken olsa gerek. Bizde her suçun cezası hapis. Halbu ki islamda suçuna göre ceza veriliyor.

      Sil
    3. Müfred
      İşte en doğrusu bu bizim cezalarımızın caydırıcılığı yok. Adam karısını öldürüyor 1,5 sene sonra dışarıda
      Çocuğa taciz suçu işliyor denetimli serbestlikle salınıyor
      Uyuşturucu kullanıyor ortalıkta geziyor. Tımarhaneler ıslahhaneler niye yok?
      cinayet suçuna niye müebbet yok?
      Çocuk istismarcısına denetimli serbestlik veriyor? Başka çocukları da taciz etsin diye mi?
      Savcılarımızda etik ahlak kalmamış.

      Sil
  4. Ah ne desem ki o yavrulara içim açıyor. Hülya

    YanıtlaSil
  5. Yapabileceğimiz en barışçıl eylem, önümüze gelecek sandığa gittiğimizde yeter artık demeyi becerip, hiç gaza gelmeden, bugüne kadar ki aldatılmışlıklarımıza bakıp, ve sandığı protesto etmeden, üşenmeden, en azından çocuklarımızın geleceği için, sorumluluk hissederek ve geniş katılımla oyumuzu kullanmak olmalıdır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. buraneros
      Zamanında oy kullanmak için Bodrumdan döndük eşimle benim artık o yüzden ondan da umudum yok. Hükümet değişse tüm milletvekilleri resetlense gene de en azından bir 50-60 yılı gitti bence bu memleketin. Çünkü yeni gelen nesil de bile isteye cahil, bilgisiz bırakıldı. Elindeki telefonun kölesi olmuş kuklalar ...

      Sil

İlk fırsatta cevap vereceğim!.. (:
I will reply your comment as soon as possible! (: